İyilik tanımsızdır.
Bazen bir tebessüm, bazen verilen bir bardak su, bazen bir kediye verilen mama, bazen düşmüş bir insanın kanayan yarasını sarmak, bazen ihtiyacı olana bir tas sıcak çorba vermektir. Ama bunu Allah rızası için yapmaktır iyilik! Ve bunda herhangi bir çıkar beklememektir.
İyiliğin büyüğü küçüğü olmaz! İyilik aslında yapılan bir ibadete benzer, kalbi temizler. ve karşılığı Allah katındadır.
Kalbi temiz olan hep iyi işler yapar, kalbi bozuk olan da, kötü işler yapar.
Hadis-i şerifte, (Kalb bozuk olunca, bedenin işleri de hep bozuk olur.
buyuruldu. O halde kalbi karartmaktan sakınmalıdır.
Kalbin cilası iyilik yapmak,iyi insan olmaya çalışmaktır.
O halde kalbi temizlemek için kötü huylardan temizlemek ve iyi huylarla doldurmak gerekir.
Ne zaman bir ünlü ya da bir iş adamının yaptığı iyilik haberlere çıksa hemen binlerce insan sosyal medyada nefret kusuyor,
“İyilik yapacaksan gizli yap!” diyor. Eskiden iyilikler gizli yapılırmış, bunun reklamı olmaz diyorlar.
"Aslında,hiçbir sakıncası yok".
Eleştiri, sadece yapıcı olmak amacıyla yapılırsa işe yarar. gerisi eleştiri yapanın kendi egosunu tatmin etmekten başka bir şey değildir.
Eleştiren insanlar negatif baktıkları için, genelde mutluluk düzeyleri orta veya altıdır.
Böyle olunca da, mutsuzluklarını güzel işler yapan insanlardan çıkarmaya çalışırlar.
Birçok şey insanlar tarafından hayat boyunca tamamen gerçek olarak kabul edilir.
Bu gerçeklerin doğru olduğu düşünülür, fakat bunlar insanlara yaşamları boyunca ve hatta muhtemelen nesilden-nesile anlatılan çok yaygın bilinen efsanelerden başka bir şey değillerdir.
Fakirin onurunu kırmamak için iyiliği gizli yapmak gerekir, çünkü böylesi insan onurunu korumak açısından daha uygundur.
Ama başkaları da yardımda bulunsun diye bir teşvik için açıktan yapılması da isabetli olur.
Dikkat edilmesi gereken tek şey onur kırmamaktır.
Kur'an'da şöyle buyurulur: "Sadakaları açıkça verirseniz o ne güzel! Eğer onları yoksullara gizlice verirseniz sizin için daha iyidir.
Allah onları kötülüklerinizden bir kısmına karşı tutar. Allah işlediklerinizden haberdardır." (Bakara, 271).
İnsan, sahip olduğu nimetleri paylaşırken,başkalarına
iyilik yaparken, bunu insan onurunu kırmadan en uygun şekilde yapmalıdır. Yine
iyilik yapmanın Allah’ın kendisine yüklediği bir görev olduğunu unutmamalıdır. Bu
anlayışla hareket ederek yaptığı iyiliği başa kakmamalı ve iyilik yaptığı kişiyi minnet
altında bırakmaktan kaçınmalı, nimeti verenin Allah olduğu bilinciyle hareket etmelidir.
İyiliğe bir teşvik yapılacaksa bu, fakir ya da muhtaç insanları alenen teşhir ederek, onların onurlarını kırarak olmamalı.
“Kötülüklerle en iyi ve doğru mücadele, iyiliğin yaygınlaşması için yapılan çalışmalardır”
İyilik Yap Sosyal Medya'da Paylaş.Şahsen görünce acayip mutlu oluyorum..
Mesela,Giresun'da yaşanan sel felaketinde,yakın arkadaşım, Aslı Işık'ın sel felaketinin Dereli ilçesine gönüllü olarak gidip çalışması,
Yine çok yakın arkadaşım Mustafa konar'ın Dereli'deki çocuklara oyuncak kampanyası başlatması,
Dayı Kürek Lahmacun'un işletme sahibi Halil Şahin'in kanpanyaya destek olması "çok ama çok hoşuma gidiyor".
Çok şükür ki Böyle güzel Can Dostlarım var ..
Ne yazık ki çoğu zaman insanlar bir şeyleri eleştirirler; ancak onların daha iyi yapılmasına katkı sağlamazlar;
"Siz onları boşverin" Allah adamlarının bütün gayesi, cenab-ı Hakkın bildirdiği ?iyi insan? özelliklerine sahip bir insan olmaktır.
Çünkü iyi insanı, Cenabı Hak da sever,
İyi olmak o kadar kolay ki…
Allah karşımıza incitmekten çekinen merhametli insanlar çıkarsın ve merhametsiz kimseyi bizlere musallat etmesin..
Bir dahaki yazımda görüşmek üzere,hoşçakalın!